Aslında gerçekte olan çok basit tüm bu kaos, komplolar, insanlığın birer köle haline gelmiş olması, gerçeği farkedememeleri ve onlara anlatamaman, İnsanlığın büyük bir kısmının iblis ve adamları tarafından idare edilmesi vb... Gerçeği merak eden ve düşünen insanlara ALLAH şöyle hitap etmiştir:
36- Her kim Rahman olan Allah'ın zikrinden yüz çevirirse biz ona bir şeytan musallat ederiz. Artık o şeytan onun yakın dostudur.
37- Şüphesiz ki bu şeytanlar onları yoldan çıkarırlar. Onlar da kendilerinin doğru yolda olduklarını sanırlar.
38- Nihayet kıyamet günü bize gelince, arkadaşına: "Keşke seninle benim aramda doğu ile batı arasındaki kadar bir uzaklık olsaydı. Sen ne kötü arkadaşmışsın!" der.
39- Onlara: "Bugün pişmanlık duymanız size hiçbir fayda sağlamayacaktır. Çünkü siz zulmettiniz. Şimdi de hepiniz azapta ortaksınız." denir.
40- Ey Muhammed! O halde sağırlara sen mi işittireceksin? Yahut körlere ve apaçık bir sapıklık içinde bulunanlara sen mi doğru yolu göstereceksin?
41- Eğer biz seni onlara azap gelmeden önce alıp götürsek bile onlardan intikam alırız.
42- Yahut da onlara vaad ettiğimiz azabı sana gösteririz. Çünkü bizim onlara azap etmeye gücümüz yeter.
43- Öyleyse sen, sana vahyedilen Kur'an'a sarıl. Şüphesiz ki sen doğru bir yol üzerindesin.
44- Doğrusu o Kur'an, senin için de, kavmin için de bir öğüttür ve siz ondan sorguya çekileceksiniz. ''
ZUHRUF SURESİ
9 Aralık 2011 Cuma
7 Aralık 2011 Çarşamba
5 Aralık 2011 Pazartesi
Önemli olan seni tamamlayacak ruhu bulmandır. Her peygamberin verdiği öğüt aynıdır: "Sana ayna olacak insanı bul!"
gel boy aynam oluver hadi ,yüzümü ışığınla, kalbimi nurunla beze o vakit ! :)
24 Kasım 2011 Perşembe
şemsi tebrizi
Hüzün ki en çok yakışandır âşıklara.
Yandık, yakıldık; ama hüzünden yana asla yakınmadık.
Ne de olsa biz mahzun bir Peygamberin ümmeti değil miyiz?
Hüzün taze tutar aşk yarasını.
Yaramdan da hoşum, yârimden de…
Şems - i Tebrizi
Yandık, yakıldık; ama hüzünden yana asla yakınmadık.
Ne de olsa biz mahzun bir Peygamberin ümmeti değil miyiz?
Hüzün taze tutar aşk yarasını.
Yaramdan da hoşum, yârimden de…
Şems - i Tebrizi
ve onların kalplerini birbirine O ısındırdı
Sırat'ın ortasında,
Bir bardak soğuk su içmek gibi seni sevmek;
Bilirim...
Hadi, beraber okuyalım yârim;
Ve ellefe beyne kulûbihim,
Ve ellefe beyne kulûbihim...
(Ve onların kalplerini birbirine O ısındırdı.)
(Enfal-63)
Bir bardak soğuk su içmek gibi seni sevmek;
Bilirim...
Hadi, beraber okuyalım yârim;
Ve ellefe beyne kulûbihim,
Ve ellefe beyne kulûbihim...
(Ve onların kalplerini birbirine O ısındırdı.)
(Enfal-63)
Alemlerin Rabbine
Alemlerin Rabbi’ne, din gününün sahibine, lütfûyla bize bağışladıklarına, aldığımız her nefese, verdiğimiz her nefese, güne, geceye, susuzluklardan sonra suya, karanlıklardan sonra ışığa, sıkıntılardan sonra genişliklere, rahmetle yıkanan seher vaktine, her şeyi işitene, her şeyi bilene, karanlık gecede kara taşın üstündeki karıncayı görene, görüp gözetene, her şeyi yaratana, her şeyin sahubu olana, doğmamış ve doğrulmamış olana, eksik ve kusurlardan münezzeh olana, Rahman ve Rahim olana, alemlerin Rabbi olana sonsuz hamd-u senâlar ediyoruz, bütün varlığımızla..
17 Kasım 2011 Perşembe
1 Kasım 2011 Salı
oyunun kuralı
-”Arkanda da gözlerin olacak.” Neler çevrildiğini göreceksin.
-”Şüpheci olacaksın.” Sana yapılan bir iyilikte bile “Bunun altında ne var” diye düşünerek adım atacaksın. Tedbirin her zaman yan cebinde olacak.
-“Kendine güvenini tamamlamadan kimseye güven vermeyeceksin.” Önce güven’in ne olduğunu anlaman için süt ağzını yakacak ve sonra üfleyerek gezeceksin.
-“Maymuncuk gibi her kapıya uyacaksın.” Her şeyden biraz anlamak lazım ama uygulamaya geçme maksatlı değil. ‘Hastayım’ diyene yirmi çeşit ilaç saymayacaksın.
-“Kendine göre piyon, başkasına göre Vezir olacaksın.” Kıl kadar değeri olmayanların gücü seni üzmeye yetmeyecek. Derdine derman bulacak olan yine sensin.
-“Hayat yolunda trafik ışıklarını unutmayacaksın, yoksa cezayı anında keser.” Hayat: Rüşvetle yürüyen bir yaşantı değil, onu kandıramazsın.
-“Memlekete-ülkeye göre değil, adamına göre muamele yapacaksın.”
-“Az-öz konuşacaksın.” İnsanlar ağzından çıkacak olan sözü merakla bekleyecek. Fakat ölçüyü tutturmayı bilmelisin. Ne lafazan desinler, ne de ağzından laf cımbızla alınıyor, desinler.
-“Kim olduğunu bileceksin ve yerinde davranacaksın.”
-“Her bildiğin doğru olabilir ama her doğruyu her yerde söylemek yanlıştır.”
-“Söz ağzından çıkmadan önce biraz düşüneceksin.” Söz ağzındayken senin esirindir, ağzından çıktıktan sonra patron değişir, yani sen onun esiri olursun.
-“Yıkmak kolaydır, yapmak zor.” 50 yıl boyunca bir ormanın tüm bakımını yaparsın, bir kibrit çöpü ile küle dönmesi yalnızca birkaç saat zaman alır.
-“Erinmeyeceksin bir bardak suyu kendin almaya.” Bekâr yaşamaya alıştığım için evime gittiğimde bile suyu kendim alırım. Kız kardeşim “Ağabey bana söyle getireyim” der. Buna cevabım hazırdır. ‘Bana hizmet edilmesini sevmem.’
-“Vazgeçmeyeceksin amaçlarından. Yollar dikenli olsa da…” Lakin yolun doğru yol olması önemlidir. Buna uygun bir Atasözü var; [ Kuru gayret, çarık eskitir. ]
-“Çekilmesi gerekiyorsa, acıyı en derinden çekeceksin.” Çekerken de bu acının geçici olduğunu bileceksin.
31 Ekim 2011 Pazartesi
"the arrivals" adı verilen belgeselin 3. bölümü incelendiğinde, medyanın tek amacının sadece Türkiye'deki değil,dünyadaki var olan ahlakı yok edip,insanları inançsızlığa,kavgacı ,uzlaşımsızcı bir tutuma sahip olmaya itmek gibi bi amacı var.ki bu basın yayın organlarının büyük bir çoğunluğunun sahipleri şeytanın askerleri..hatta birebir şeytanın kendileri..insanın kanı donuyor insanlarımıza daha birer çocukken yerleştirilmeye çalışılan sapıkça düşünceleri gördüğünde..
bize düşen çocuklarımızı,genç kızlarımızı,genç erkeklerimizi TVden uzak tutmaya çalışmak..
insanları bilinçlendirme gayreti içinde olmak gerek ..
Atamızı hatırlıyalım..onlar böyle değildi..
bize düşen çocuklarımızı,genç kızlarımızı,genç erkeklerimizi TVden uzak tutmaya çalışmak..
insanları bilinçlendirme gayreti içinde olmak gerek ..
Atamızı hatırlıyalım..onlar böyle değildi..
hayat
hayatı karmaşık cümlelerle betimlemeye gerek yok..
onu yaşa..dolu dolu..severek..yaradana taparak,secde ederek.
Allahla ile birlikteysen hayatını berbat etme şansın zaten yok ki..
onu yaşa..dolu dolu..severek..yaradana taparak,secde ederek.
Allahla ile birlikteysen hayatını berbat etme şansın zaten yok ki..
30 Ekim 2011 Pazar
***
mutluluk bence..önce* ruhun ihtiyaçlarıyla birlikte beden ihtiyaçlarını orantılı olarak karşılayabilme sanatıdır.
akife..
"kötü" olduğumuZDA ( ! ) birilerini bekleriz hep..gelsinler..dinlesinler..yardım etsinler..
kırılıyoruz etrafta kimse olmadığında..
peki herşey yolundayken...
hiç bakıyor muyuz etrafımıza elinden tutulacak birileri var mı diye ?
peki herşey yolundayken...
hiç bakıyor muyuz etrafımıza elinden tutulacak birileri var mı diye ?
hayır,bakmıyoruz..
yazık bize..
28 Ekim 2011 Cuma
- bu gelenlerin 52 bölümünü izle
- rotschild diye bi aile var
- onu da googledan ara araştır ok
- bak ben 23 yaşındayım
- 5 senedir burda okuyorum
- okula gidiyom hoca gelip bana nasihat ediyoı
- 10 gündür param yok
- hiç yok yani tam olarak 0
- arkadaşlardan falan geçiniyom ayın 1ine kadar
- tabi herşey o kadar kolay olmuyo
- bi de sigara herşeyi kötüleştirir
- çare değil yani
- hatta çareden ziyade çaresizlik yan
27 Ekim 2011 Perşembe
efendimiz
Şunu iyi bil ki safları yaran, her şeyi yenen aslanla savaşmak kolaydır; gerçek kahraman odur ki önce kendi nefsini yener
efendimiz
Ümit, güvenlik yolunun başıdır. Yolda yürümesen de daima yolun başını gözet. “Doğru olmayan şeyler yaptım.” deme, doğruluğu tut. / O zaman hiçbir eğrilik kalmaz.
işaretler..,işaretler...
Mademki kendinde bir dert veya pişmanlık hissediyorsun; bu, Allah’ın sana olan yardımının ve sevgisinin bir delilidir.
Sen değerinle ve düşüncenle, iki âleme de bedelsin, ama ne yapayım ki kendi değerini bilmiyorsun.
24 Ekim 2011 Pazartesi
OSMANLI
âmâlimiz efkârımız ikbâl-i vatandır
serhaddimize kal’a bizim hâk-i bedendir
osmanlılarımız ziynetimiz kanlı kefendir
gavgaada şehâdetle bütün kâm alırız biz
osmanlılarız can veririz nâm alırız biz
kan ile kılıçtır görünen bayrağımızda
can korkusu gezmez ovamızda dağımızda
her gûşede bir şîr yatar toprağımızda
gavgaada şehâdetle bütün kâm alırız biz
osmanlılarız can veririz nâm alırız biz
osmanlı adı her duyana lerze-resândır
ecdâdımızın heybeti ma’ruf-i cihandır
fıtrat değişir sanma bu kan yine o kandır
gavgaada şehâdetle bütün kâm alırız biz
osmanlılarız can veririz nâm alırız biz
top patlasın ateşleri etrafa saçılsın
cennet kapusu can veren ihvâna açılsın
dünyada ne bulduk ki ölümden de kaçılsın
gavgaada şehâdetle bütün kâm alırız biz
osmanlılarız can veririz nâm alırız biz
namık kema
serhaddimize kal’a bizim hâk-i bedendir
osmanlılarımız ziynetimiz kanlı kefendir
gavgaada şehâdetle bütün kâm alırız biz
osmanlılarız can veririz nâm alırız biz
kan ile kılıçtır görünen bayrağımızda
can korkusu gezmez ovamızda dağımızda
her gûşede bir şîr yatar toprağımızda
gavgaada şehâdetle bütün kâm alırız biz
osmanlılarız can veririz nâm alırız biz
osmanlı adı her duyana lerze-resândır
ecdâdımızın heybeti ma’ruf-i cihandır
fıtrat değişir sanma bu kan yine o kandır
gavgaada şehâdetle bütün kâm alırız biz
osmanlılarız can veririz nâm alırız biz
top patlasın ateşleri etrafa saçılsın
cennet kapusu can veren ihvâna açılsın
dünyada ne bulduk ki ölümden de kaçılsın
gavgaada şehâdetle bütün kâm alırız biz
osmanlılarız can veririz nâm alırız biz
namık kema
23 Ekim 2011 Pazar
;)
Elinde ne varsa hayata dair ötesi hiç birşey yada vesair
hani demiş ya şair;
''Mutluluğu sende bulan senindir
ötesi misafir...
hani demiş ya şair;
''Mutluluğu sende bulan senindir

22 Ekim 2011 Cumartesi
for biking
kanye west- stronger
fort minor-remember the name
linkin park-numb
fat boy slim -right here right now
eminem-till I collapse
eminem-go to sleep
eminem -I am a soldier
papoose-born to win
rob dougan-clubbed to death
papa roach-last resort
act a fool-flosstradamus
roy jones jr-cant be touched
kanye west-amazing
eminem-not afraid
marilyn manson-the fight song
black betty-spiderbait
awake-godsmack
ını kamoza-here comes the hotstepper
three 6 mafia-somebodyies gonna get it
fort minor-remember the name
linkin park-numb
fat boy slim -right here right now
eminem-till I collapse
eminem-go to sleep
eminem -I am a soldier
papoose-born to win
rob dougan-clubbed to death
papa roach-last resort
act a fool-flosstradamus
roy jones jr-cant be touched
kanye west-amazing
eminem-not afraid
marilyn manson-the fight song
black betty-spiderbait
awake-godsmack
ını kamoza-here comes the hotstepper
three 6 mafia-somebodyies gonna get it
21 Ekim 2011 Cuma
manzaradan parçalar-baba ve oğul
Artık,bir aptalı kendi kendime aşağılarken,lokantada garsona itiraz ederken,üst dudağımın derisiyle oynarken,bazı kitapları bitirmeden bir köşeye atarken,kızımı öperken,cebimden para çıkarırken,şakacı ve mutlu bir tavırla birileriyle selamlaşırken,kendimi onu taklit ederken yakalıyorum.Elimin,kolumun,bileklerimin ya da sırtımdaki benin onunkine benzemesi değil bu.Beni korkutan,ürperten ve çocukluğumdaki ona benzeme özlemini hatırlatan bir şey : Her erkeğin ölümü babasının ölümüyle başlar..
orhan pamuk-manzaradan parçalar-sf 23
Kirli,suçlu ellerimizle akıl ve ruh denen yüce şeyleri kirletiriz hep
orhan pamuk-manzaradan parçalar-sf 24
Bazıları doğarken suçluluk duygusuyla doğuyor,bazılarının payına ise bu duygudan hiçbir şey düşmüyor.Doğuştan hiçbir suçluluk duygusu edinmeyenlerin tek korkusu var : Cemaatten ayrı düşmek.Bunun için herkes gibi düşünüp herkes gibi yaşamak yeter.Suçluluk duygusuyla doğanlar ise işlemedikleri suçlarla da dertlenir,yalnız yaşar,yeraltından ve romanlardan hoşlanırlar.Sonunda onların asıl suçu,duydukları bu suçluluk duygusu olur.
orhan pamuk-manzaradan parçalar-sf 74
Dükkandan yeni aldığımız kokusuz çörekleri yediğimiz o yağmurlu öğleden sonra bu tatsızlık duygusunu anlattığım arkadaşlarım, bana pek de hak vermediler.Doğru ile yanlışın, iyi ile kötünün çok fazla ve gereksiz yere karşı karşıya konulduğu bir ülkeden geliyormuşum ben.Tanımadığım bilmediğim kuruluşlardan,belirsiz ve uzak örgütlerden,televizyondaki seslerden,caddeleri çevreleyen bitip tükenmez reklam görüntülerinden küçük bir mahalledeki eş dosttan beklenebilecek içtenliği bekliyormuşum.
yedi ölümcül günah
kıskançlık ve haset
şehvet düşkünlüğü
kibirlilik ve övünme
tembellik ve uyuşukluk
aç gözlülük ve doymazlık
aşırı öfke
pisboğazlık ve oburluk
şehvet düşkünlüğü
kibirlilik ve övünme
tembellik ve uyuşukluk
aç gözlülük ve doymazlık
aşırı öfke
pisboğazlık ve oburluk
atalar her zaman doğru söyler
insan yaradılış itibariyle sosyal bir varlıktır ve sosyal bir varlık olmanın da insanda bıraktığı etkiler vardır..
ne gibi mesela..birine acımak..
yok acımak değil de birinin haline üzülüp,ona el uzatmak diyelim biz buna..
ne oluyor peki ona el uzatınca.o an için sadece vicdanının sana yapmanı emrettiği şeyi yapmış oluyorsun..iyilik yapıyorsun..evet bu iyi bişey..
karşındaki kişinin iyi veya kötü biri olmasıyla ilgilenmiyorsun aslında..burada sadece iyilik yapmak,el uzatmak eylemine odaklanmışsın..
sonra gün geçiyor zaman geliyor..el uzattığın adam yaralarını sarmış,bu sefer seni yaralamaya çalışıyor..
bu bahsettiğim olay belki her gün onlarca insanın başından geçen sıradan bir olay .çok özel bi durum değil incelendiğinde..ama mana olarak "iyilik paylaştıkça çoğalır" ilkesine gölge düşürüyor..bu yüzden önemli..yapılacak diğer bir iyiliğin önüne engel koyuyor bu..
ve biz Türk halkı olarak,taa Osmanlı'dan kalma bir durum söz konusu sanırım burada..hep yenilen ,üzülen,hırpalanan,terkedilen tarafta oluyoruz..düşeni kaldırıyoruz,sopa yiyene neden yedin demek yerine ,seni kim dövdü diyerek olaya yaklaşıyoruz..huyumuz kurusun ama böyleyiz..
bu yüzden bi eylem yaparken şartları duygularımızın bizde bıraktığı etkiye göre değerlendiriyoruz..ben demiyorum ki soğuk olalım..kimseye hayrımız yararımız dokunmasın..demiyorum ki sevmiyelim kimseyi..kimseye yardım etmiyelim..merhametsiz olalım..
ben böyle bişey demiyorum..
sadece duygularımızla haraket edersek,mantıksal gerçeklikleri göz ardı edersek durumun vahimliği nedeniyle,bu durum bizim ileride başımızı ağrıtabilir..ki öylede olmuştur çoğu kez..bunu diyorum..
duydunuz mu hiç atalarımızın yanlış bir şey söylediğini :
İyiye ihanet edince, kötüye iyilik edince, akıllıyı sıkıntıya sokunca, ahmağa acıyınca, kötü ile düşüp kalkınca şerrinden sakın! (Ebu Amr bin Ala)
ne gibi mesela..birine acımak..
yok acımak değil de birinin haline üzülüp,ona el uzatmak diyelim biz buna..
ne oluyor peki ona el uzatınca.o an için sadece vicdanının sana yapmanı emrettiği şeyi yapmış oluyorsun..iyilik yapıyorsun..evet bu iyi bişey..
karşındaki kişinin iyi veya kötü biri olmasıyla ilgilenmiyorsun aslında..burada sadece iyilik yapmak,el uzatmak eylemine odaklanmışsın..
sonra gün geçiyor zaman geliyor..el uzattığın adam yaralarını sarmış,bu sefer seni yaralamaya çalışıyor..
bu bahsettiğim olay belki her gün onlarca insanın başından geçen sıradan bir olay .çok özel bi durum değil incelendiğinde..ama mana olarak "iyilik paylaştıkça çoğalır" ilkesine gölge düşürüyor..bu yüzden önemli..yapılacak diğer bir iyiliğin önüne engel koyuyor bu..
ve biz Türk halkı olarak,taa Osmanlı'dan kalma bir durum söz konusu sanırım burada..hep yenilen ,üzülen,hırpalanan,terkedilen tarafta oluyoruz..düşeni kaldırıyoruz,sopa yiyene neden yedin demek yerine ,seni kim dövdü diyerek olaya yaklaşıyoruz..huyumuz kurusun ama böyleyiz..
bu yüzden bi eylem yaparken şartları duygularımızın bizde bıraktığı etkiye göre değerlendiriyoruz..ben demiyorum ki soğuk olalım..kimseye hayrımız yararımız dokunmasın..demiyorum ki sevmiyelim kimseyi..kimseye yardım etmiyelim..merhametsiz olalım..
ben böyle bişey demiyorum..
sadece duygularımızla haraket edersek,mantıksal gerçeklikleri göz ardı edersek durumun vahimliği nedeniyle,bu durum bizim ileride başımızı ağrıtabilir..ki öylede olmuştur çoğu kez..bunu diyorum..
duydunuz mu hiç atalarımızın yanlış bir şey söylediğini :
İyiye ihanet edince, kötüye iyilik edince, akıllıyı sıkıntıya sokunca, ahmağa acıyınca, kötü ile düşüp kalkınca şerrinden sakın! (Ebu Amr bin Ala)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)